Bir karar

Pek sevgili blogum,

sana kötü bir haber vereyim mi?
Hazır değilsin biliyorum ama.. Tahmin ettin sanırım.
Evet... Evet, ben de o yazılardan birini yazıyorum şu an. Ben elimi ayağımı çekiyorum senden be blogcuğum, bir süreliğine de olsa.

AAAAA dediğini duyar gibiyim.

Üzgünüm.

Gerçekten.

Sessiz sedasız da gidebilirdim. Aylarca yazmayabilirdim, sinsice terk eder ve yine sinsice geri dönmeye çalışabilirdim pek ala... Daha önce yapmışlığım da var sonuçta. Ama bu kez durum farklı. Bu bir karar ve o yüzden buraya yazılmalı.

Kafam o kadar meşgul ki son zamanlarda.Yapmayı istediğim onca şey var ki. Sürekli yapılması gerekenleri yazıp, yapamadan üstünü çiziyorum. Nereden başlamam gerektiğine, nerede bitirmem gerektiğine karar veremiyorum. Ve artık baş edemiyorum zihnimdeki bu kalabalıkla, üzerini yapamadığım için çizdiğim maddelerle...
O yüzden yapmayı istediğim kalabalıkları aza indirmeyi, kendime baskı yapmadan sadece önceliğim olan şeylere odaklanmayı kısa vadeli bir hedef olarak belirliyorum kendime. An itibariyle.

Bloga zaten sık yazmıyorsun, ha neden gidiyirsun; dedin, duydum onu da. Çünkü yazmayı isteyip yazamama, o motivasyona gelememe hali bile beni başlı başına darlayan bir şey şu anda. Ve bu konuda kendime yüklenmek, en son istediğim şey.

Çıkmadık candan umut kesilmiyor ya sonuçta, için rahat etsin diye söylüyorum. Merak etme, pırıl pırıl yazı konuları var zihnimde, hala. İşte belki de bu yüzden, zamanımı ayırmam gerekeceğinden dolayı bir kaçış planlıyorum buradan. Ama döndüğüm gün, gün o gündür yani sana öyle söyleyeyim.

Zihnimdeki kalabalıklardan kaçabilmek için  belirlediğim başlangıç noktasının blog olması, itiraf etmeliyim ki gerçekten üzücü. İçlerinde en sevdiğim, beni en çok rahatlatan ve neşelendiren bir şey aslında. Belki de her şeyden kaçıp bloga saklanmak en güzeli olabilirdi. Şu an böyle olmasaydı, evet olabilirdi. Ama bu kararla kendimi daha rahatlamış ve odaklanmış hissedeceğim.

Bu süreçte sadece blogdan değil, aslında beni oyaladığını fark ettiğim pek çok şeyden de uzaklaşacağım. Bilumum sosyal aktiviteler de bu kapsama giriyor. Beni görmek isteyen arkadaşlarım, adresimi biliyorsunuz. Çıkınız çıkınız geliniz.

Bilmeyenleri ama halimi hatrımı sormak isteyenleri, veya arayı çok açtığım bir vakit beni kalaylamak isteyen herkesleri blogdaki mail adresinden beni dürtmeye davet ediyorum. Çekinmeyiniz.
Ay çok özledim, dur bi motivasyon olsun da İlham Kediciğime bir kartpostal göndereyim diyenler olursa da bileyim yani bu deyişleri, tamam mı?

Yazmak için tek yakınlaşacağım yer ise, Mutlu Keçi'min yeni yıl hediyesi yeni defterim olacak.
Defterin arka kapağında şöyle der; '' ...zaman gelecek gün, senin iklimine dönecek, yeşereceksin...''

O zamana kadar beni özleyiniz. Ben gizliden buralardaki yazıları okurum ama yine de, daha o kadar ölmedik.
Belki dayanamam hemen gelirim, belki de küçük bir kaçamak yazısıyla gelir yine kaybolur giderim... Kim bilir... Bekleyip göreceğiz.

Sevgiler,
İlham Kedisi



Yorumlar

  1. Bir cümle bile hayat kurtarır. Kararın ne olursa olsun. Tek cümlelik bile olsa sayfana not bırakman sorumluluk bilincini de bize aşılamış olursunuz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayfama bir koca sayfa yazı bıraktım, çok özlemişim! Ben bırakamam bu blogu kısa süreyle bile olsa, iyice anladım. Teşekkürler :)

      Sil
  2. Her ne hikmetse, herkeste bir durgunluk, yazma şevksizliği, mola ihtiyacı... Sanki bloglar arası salgın hastalık. Aynı dertlerden muzdaribim ama yazmak uzun vadede vazgeçebileceğimiz birşey değil, ona güvenip kalıcı veda edemiyorum :) Soluklanıp gelin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Asla kalıcı bir veda değildi, öyle düşününce bile üzülüyorum. Bırakın uzun vadeyi, kısa vadede bile dayanamadım ve çıktım geldim. Soluklandım,silkelendim ve dün yeni bir yazıyla çıktım geldim!
      Teşekkürler güzel yorumunuz için.

      Sil
  3. İyide ben seni yeni keşfetmiştim daha :(

    YanıtlaSil
  4. Kaçışlar ! Kendini bulmak için işin kendinden kaçmalı insan kimi zaman belkide kim bilir ! Belkide doğrudur...Kendine yaklaştıkça kendinden korkarmış insan..Doğrudur belkide..Nasıl bir kaçıştaydın bilmiyorum ama buraya,tekrar buraya dönüp o enfes cümlelerini ve leziz bloglarını tekrar okuma fırsatı sağladığın için teşekkürler ...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir daha blogdan kaçmam. Söz! Benimki tam tersine kendime yaklaşmak için yaptığım bir kaçıştı. Meğer zaten hiç uzaklaşmamışım. Çabuk fark edip döndüm o yüzden.
      Asıl ben tesekkür ederim :) Sevgiler.

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar