Ocak ayını ilk defa hissederek yaşadım. Bunda okul telaşlarından çoktan kurtulmuş ve iş ararken kendimi hobilerime vermiş olmamın büyük bir katkısı var. Kendimle baş başa kalınca, yaşadığım günleri ayları hisseder oldum. Çünkü mecburiyetlerim yok, sadece ben ve iç sesim var. İç sesim çok konuşur benim o yüzdendir ki blogda da iç ses yazılarım aldı başını gidiyor. Ama ben içten içe konuştukça rahatlıyorum bir şekilde. kaynak Ocak ayında en sevindiğim şey de kitap okumaya zaman ayırabilmiş olmam. Okul varken ders kitaplarından başka bir kitap okuyamadığım yetmezmiş gibi bir de sınav streslerinden ne okuduğumdan keyif alıyordum ne de zamanımı kaliteli kullanabiliyordum. Ama bu ay aldım kitabımı geçtim yatağa. Az da olsa illa ki bir iki sayfa kurcaladım ve derken 3 kitap bitirdim. Biliyorum bir rekor değil ama benim için şimdilik yeterli bir sayı. Önce " Sen Dünyaya Gelmeden "i bitirdim ve değerlendirmesini de şurada yaptım hatırlarsanız. Sonra Gabriel Marquez 'in ...
Merhaba, Ben Arzu. Ama siz bana ''ilham kedisi'' diyebilirsiniz. Başlamadan önce bi kahve demleyin, kendinizi evinizde gibi hissedin ve rahatınıza bakın. Konuşacak çok şey var :)